Karaman köylerinin problemlerine değinmek için çıktığımız yolda, sorunları anlatacak kimse bulamama problemi yaşamak ne kadar da manidar değil mi?
Karamanhaberleri.com olarak Karaman’ın köylerini gezme, hem tanıtım klipleri yapma hem de gittiğimiz yerde vatandaşların yaşadıkları belli başlı sorunlar var ise bunları duyurma gibi bir proje başlattık. 1 buçuk ay içerisinde gittiğimiz 6 köyde her hafta hangi köyün klip ve haberlerini yayınladıysak gündeme oturdu ve konuşuldu. Fakat bir köyümüzde yaşadığımız durum bizi çok üzdü.
Karaman, köyden kente göçün yoğun yaşandığı yani kentteki büyük bir çoğunluğun köyünde büyüdüğü bir şehir. Bu sebeple Karamanlı vatandaşlar köylerine her zaman değer verir, herkesin gönlünün bir yerinde köyü vardır. Hafta sonu tatilleri genelde köylerde değerlendirilir, Karamanlı’nın kafa dağıtmak için en nezih mekanı kendi köyüdür. Köyünün adını duymaktan mutlu olur, görmekten keyif alır. Kentin temel geçim kaynağının da tarım ve hayvancılık olması sebebiyle köyler hem sosyal hem de ekonomik açıdan her zaman kilit rol oynar.
Bu kısa özet dahilinde yaptığımız çalışmada köylerden vatandaşların seslerini duyurma isteğimiz birkaç köyün muhtarının ilgisiyle gerçekleşip bizi motive etse de, aradığımız çoğu muhtarın köy tanıtımı ve gazetecilerin gelmesine bir bahane uydurmasını anlamlandıramadık.
Bu arada köylerinin tanıtımı ve seslerinin duyurulması için bizimle ilgilenen Yollarbaşı Köyü Muhtarı Keramettin Gürsoy, Kılbasan Köyü Muhtarı İsmail Ceylan, Narlıdere Köyü Muhtarı Murat Kozan ve Aza Mehmet Oğuz, Taşkale Muhtarı Mehmet Günay, Zengen Köyü Muhtarı Metin Kılıç’a teşekkürlerimizi sunmadan geçmeyelim.
Telefonda bizi oyalayan, tamamen ücretsiz olan köyün tanıtımı ve köylü vatandaşların sıkıntılarını anlatma derdine sıcak bakmayan muhtarları tek tek yazmayacağım, bunun en az 7-8 köyde yaşanması bile birçok şeyi anlatıyor.
Fakat bir köyümüzde öyle bir durum yaşadık ki olay çığırından çıktı. Karaman’ın en gözde köylerinden diye adlandırabileceğimiz, zamanında belediye ile yönetilen, TOKİ, İbrala Barajı gibi yatırımlar alan Yeşildere Köyü’nün bugün tamamen sahipsiz ve ıssız olması en azından bizim açımızdan kabullenilebilecek bir durum değil. Köy muhtarı ile araya köyden birilerini de katarak (düşünün bu yola dahi başvuruldu) 2 hafta süren randevu alma (!) görüşmelerinin ardından sözleşebildik. Köye gidip tanıtım klibi ve köyün değerleri, varsa sıkıntıları haber olarak yansıtılacaktı.
Güneşli, çekime müsait güzel bir hafta sonu gününde 8 Aralık Pazar günü muhtar ile sözleştiğimiz gibi (!) öğleden sonra köye gittik. Her köyde olduğu gibi köy kahvehanesine giderek muhtarı bekleyecektik. Fakat köy kahvesindeki oyun oynayan bir masa yüzümüze dahi bakmazken, siz kimsiniz nesiniz diye merak eden 2 kişiyle konuşmaya başladık. Muhtarı “geldik” diye aramaya da başladık bir taraftan. Kahvede muhtarı soruyoruz, “o gelmez ki buraya” deniliyor. Ne demek gelmez? Köye gazeteciler gelmiş, bir de randevu alarak gelmiş (!) muhtar nerede bilen yok! Daha gün ortası öğle vakitlerinde telefonları da bir türlü açmayan muhtar hakkında artık dedikodular dönmeye başladı etrafımızda. Bunlardan bir kaçı; “Muhtar TOKİ’deki evinden buraya gelmez, onun hafta sonları keyfi planları vardır, boşuna beklersiniz bu muhtarı” gibiydi.
Öğrendik ki Yeşildere belediyeden muhtarlığa düştüğünden beri aynı isim muhtarmış. Ayrıca son seçimde karşısına bir aday dahi çıkmamış. Gazetecilerin geleceğinden bihaber olan köylüler de haklı serzenişlere başladılar. “Haberimiz olsaydı biz bir hazırlık yapar ilgilenirdik” diyen 1-2 kişi çıksa da en azından azalara ulaşalım muhtar adına onlar yol göstersin fikriyle azaları aramaya başladık. Azaların kimi köyde değilim, kimi de misafirim var gibi bahaneler ile durumla hiç alakadar bile olmadı.
Oysa ki bizim Karaman şehir merkezinde gördüğümüz, sosyal medyalarda takip ettiğimiz bütün Yeşildereli hemşehrilerimiz köyünü çok seven, köylerine dair bir şeyler üretmeye, üretilene destek çıkmaya gayret eden insanlar. Fakat köyün kendi içindeki yaşamına şahit olduğumuzda durum tam tersini gösterdi.
Yaşanılan bu durum hakkında sadece ne yaşandı ise onu sizlere aktarmak istedik, durumu değerlendirip, yorum yapmayı siz değerli okuyucularımıza bırakıyoruz.
Hevesle çıkılan, Karaman özelinde bir şey yapılmak istenilen işlerde özellikle ilgili kişilerin desteğini görmek gerekiyor. Gazeteciler önce halk için var olmalı. Köy halkları da Karaman için en değerli, en kilit topluluklardır.
Tek tek muhtarları arayıp randevu alma çabası, belki de bir vatandaşın çözülecek bir sıkıntısını duyurmaya engel oluyor. Buradan bütün muhtarlarımıza seslenmiş olalım, size oy veren vatandaşların dertleri, sorunları ve varsa sevinçleri basın aracılığı ile aktarılmalı. Size verilen desteğin hakkını vermek yol tamir ettirmekten daha çok kültürel çalışmalar ve vatandaşların dertleriyle ilgilenmekten geçiyor…
Not: Köylere dair projemiz, olumsuz hava koşulları atlatıldıktan sonra devam edecek.